Galata'dan çıktım yola....

Beyoğlu'nun alt tarafı, yani Azapkapı, Tophane, Galata Kulesi arasında kalan kısım. 19. yy'da yerleşim nüfus artınca yukarıya doğru yayılmış. Uzun yıllar rıhtımıyla ülkenin dışa açılan bir kapısı olmuş. Buranın en önemli eseri bilindiği gibi Galata Kulesi olmuş. Fakat Sinagoglar, Rum, Ermeni, Gürcü kiliseleri de mevcuttur.

Ermeni Rum hastaneleri ve okullarıda buradadır. Tabii Mesnevihaneyi de unutmamak lazım. Mesnevi severlere bazı geceler, mevlit niteliğinde Allah'ı zikretme ve ruhu temizlemek için semazenler zikir yapar. Galata Kulesi'ne bir kez de olsa çıkılmalı. Buraya gelen herkes mutlaka o eşsiz İstanbul manzarasını, birçok tarihi yeri, camileri, Topkapı Sarayı'nı, Boğazı bir de buradan izlemeli. Kuleden inip aşağı doğru gidildiğinde ticari bir piyasa olan eski yapıların olduğu Bankalar Caddesi'nden Karaköy'e gidersiniz.

Bankaları ve iş hanlarıyla ünlü en eski ticaret merkezidir. 19. yy'da bankaların ve sigorta şirketlerinin toplanma yeriydi. Günümüzde mekanik, elektrik, elektronik ve su tesisatı ekipmanlarını kolaylıkla bulunabileceği bir yerdir. Ayrıca tünelin Taksim'e çıkış durağıdır. Son bir iki senedir Tophane'ye gidiş yolunda ara sokaklarda ticari dükkanların yerine turistlerin yorgunluk giderken için bir şeyler içeceği cafeler bulunmaktadır.

İskelesinde hergün muhteşem gemilerin demir attığını görürsünüz. Ünlü tatlıcı ve kahvaltıcısıyla gezilecek yerler arasındadır. Karaköy'ü Eminönü'ne bağlayan ünlü Galata Köprüsü'nün giriş çıkış yeridir. Galata Köprüsü daha önce beş kez yapılmış ve çeşitli nedenlerle yenilenmiştir. Fakat en son 1994 Aralık ayında inşası tamamlanmıştır.

Üzerinden tramvay hattı geçer. Köprünün altında lokantalar ve market kısmı 2003 yılında açılmıştır. Günün her saati köprünün üzerinde oltalarını atmış balıkçılarını görebilirsiniz. Yeni İstanbul (Karaköy, Beyoğlu, Harbiye) ve eski İstanbul (Fatih, Sultanahmet, Eminönü) birbirine bağlandığı için "iki kültürü birbirine bağlayan köprü" simgesini taşır. Karaköy'den köprüyü kullanarak karşı tarafa geçerseniz sizi Eminönü karşılar. Fakat Eminönü'nü daha sonra gezseniz iyi olur. Çünkü bir gün için Galata'yı gezmek insana doyumsuz tatlı bir yorgunluk verir.