Adolf ve Burak Sergen

Değerli okurlar!

Size uzun zaman önce gittiğim ancak henüz kaleme alma fırsatı bulduğum, usta oyuncu Burak Sergen'in üstün performans sergilediği tek kişilik oyun olan "Adolf"ü aktarıyorum.

Adolf... Milyonların tiksinerek andığı, bazılarının adını ağzına bile almadığı, eski Almanya başbakanı, milyonlarca yahudinin soykırımından sorumlu tutulan dünyadaki en şeytani adam..

Oyun:

Büyük bir heyecanla beklediğim, hatta gün saydığım, bu oyun için ne kadar tuzlu olsa da (!) biletimi aldım ve koltuğuma kuruldum. Oyun büyük bir ihtişamla başladı. Görsel efektlerden ziyade ses efektleri oldukça etkileyiciydi. İster istemez kendimi oyuna kaptırdım. Hitler'in o fantastik(!) dünyasının içine dalıp gidiyorsunuz. Hitler'in gördüğü halüsinasyonların betimlemesi, insanın tüylerini diken diken ediyor. Dünyanın nefret ettiği bu adam gözlerinizin önünde canlanıyor ve aranızda dolaşıyor. Belki sizin de kan kustuğunuz bu zat-ı şahane, birden bire sizin için sempatik bir meleğe(!) dönüşüyor. Sahnenin ortasında asılı olan nazi bayrağıyla bir bütün oluyor. Hitler'in o karakteristik özellikleri onu dünyanın yada sizin dünyanızın en çekici ve cazibeli erkeği yapabiliyor.

Gösteride nefes bile alamıyorsunuz. Daha doğrusu Burak Sergen (Adolf) size nefes aldırmıyor. O zaman ki politikasını ve neler yapıp yapmayacağınızı söylüyor size. Şuan ki politikayı ve size son olarak bir öğüt veriyor:

Doğaya acımak zayıfa ihanettir! Asla acımayın asla!

Ardından nazi selamı vererek oyunu bitiriyor.

Oyunculuk:

Oyunculuk kısmına gelirsek Burak Sergen'i buradan taktir etmek istiyorum. Bir buçuk saatlik oyunu, nefes almadan ve aldırmadan bir çırpıda bitiriveriyor. Ve siz de zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyorsunuz. Tek kişilik oyunu bu kadar üstün bir oyunculuk performansıyla oynamak her yiğidin harcı değildir. Burak Sergen'i tekrar takdir ederken yazıma burada son veriyorum. Başka bir yazıda görüşmek üzere.

Hoşçakalın!

Twitter : https://twitter.com/TheZer