Karanlıktaki Sesler

-Uyku gözünden akıyor, geç içeriye yat istersen.

+Bilmem ki, çok uykum var ama ayıp olacak sana.

-Yok yaa olur mu hiç, geç yat sen.

+Tamam madem

Erkek içeriye geçip yatağa sırt üstü uzanır ve bir süre tavanı izleyip içeriden gelen sesleri dinledikten sonra gözlerini kapayıp uyumaya çalışır. Genç kız ise masadaki bilgisayarını önüne çeker ve internete girip arkadaşlarıyla konuşmaya başlar. Delikanlı içeride yatmasına rağmen arkadaşlarıyla onun hakkında konuşur.

+Ya ben uyuyamıyorum.

-Neden ki?

+Uyumaya gelmiş gibi oldu sanki. Bari film izleyelim, izlerken uyuyakalırım. O daha iyi.

-Tamam, bilgisayarı alıp geliyorum.

Kız arkadaşlarıyla olan konuşmasını bitirir ve bilgisayarı alıp içeriye girer. Yatağın karşısındaki masaya bilgisayarı koyar ve filmi açmaya çalışır ama bir türlü beceremez.

-Az önce açmıştık ya hani filmi, o film açılmıyor şimdi.

+Tamam o zaman boş ver izlemeyelim.

-Tamam kapatıyorum.

+Gelsene yanıma...

Kız erkeğin yanına geçer, yatağa uzanırlar yan yana. Oda zifiri karanlık...Birbirlerinin sadece seslerini duyuyorlar. Konuşmaya başlarlar.

+Biraz kendinden bahsetsene.

Kendi halinde tek başına bu evde yaşayan yalnız bir kızım işte. Garibimdir demiştim öyleyim genelde. Kimse beni tam olarak anlayamamıştır, kendileri hep der ‘Ben seni anlayamıyorum’ diye. En son doktorum bile dedi bunu.

+Ne doktoru, hasta mısın yoksa?

-Psikiyatra gidiyorum ben üç yıldır.

+Hadi yaa neden ki?

-Depresyondayım, çıkamıyorum bir türlü.

Genç kız gülümser küçümseyen bir şekilde.

+Üzüldüm...

-Ben de üzülüyorum ama yapacak bir şey yok gibi. Kendimi çok yalnız hissediyorum bazen, kaçmak istiyorum her yerden, ölmeyi bile denedim...

+Gerçekten mi?

-Maalesef. Kız ağlamaya başlar.

+Gel buraya...

Oğlan kıza sarılır ve susarlar…