Biz

Huzurlu sabahlara uyandığımız gibi huzurlu gecelerde de uykuya dalmaliyiz. Gözlerimiz güzel bir yazının cümlesine takılmalı, hissetmeliyiz. Aklımız bununla meşgulken elimize bir enstrüman almalıyız. Vururken tellerine çakırkeyf olmalıyız. Hayatın gerçekliğini biraz olsun yadsımalıyız. Dünyayı bir çocuğun tebessümlerinden okumalıyız. Varoluşumuzu kitaplarla taçlandırmalıyız. Okumalıyız, Okutmalıyız. Sevmeyi bilip sevilmeyi de hak etmeliyiz. Yaşamı yarın bitecekmiş gibi değerlendirmeliyiz. Güzel insanları hayatta olmasalar bile yaşatmalıyız. Yalnızlığı hünerli bir zaman dilimine dönüştürmeliyiz. Umudumuzu bir arının bal yapması gibi beslemeliyiz. Gezerken bastığımız toprağın kokusunu içimize çekmeliyiz, yeni bir güne başlamanın heyecanını taşımalıyız. Dolu dolu gülmeliyiz. Haykırırken bir şiirin duygusunda yükselmeliyiz veyahut bir şehrin arabalarından çıkan korna seslerinden müzik ritimlerini kulağımızda canlandırmalıyız. Bakarken taşa toprağa, kurda kuşa, ineğe koyuna, dağa ovaya, akan suya, tarlada çalışan emekçiye farklı bakmalıyız. Sıradan bakmamalıyız. Aklımızdaki hikayemize hayatın bu motiflerini baş kahraman yapmalıyız. Evet dostlar gördüğünüz gibi her cümle hepimiz ortak, birlikte ve aynı paydada ortaya koyuyor. Hep birlikte güzel yarınlara...