Bazı aşklar

Bir şarkı bir söz gibi sevmek. En ücra köşelerinden çıkartıp kalbini ona sunmak demek...

Uzun zamandır sevmediyse biri kalbi çok acı çekmiştir. Aşık olmayı istemiyordur. Yine yeniden acı çekmekten korkuyordur. Şimdi biri ona aşık olmayı öğretemez. Gücü yetmez bir kere. Zordur birini yeniden evip her şeyiyle kabullenmek. Önündeki kişileri görmez o. Kendini sevmemeye odaklamıştır. Eğer böyle birine denk gelirseniz kalbinizi onun eline verin. O da size kalbinİ sunacaktır.

Bizler imkansızı seviyoruz. Olmayacağını bildiğimiz şeyleri olur yapmayı seviyoruz. "Hayal edebiliyorsan gerçektir"  mantığıyla ilerliyoruz. Halbuki bu yanlış. İnsan öyle hayal gücüne sahiptir ki her şeyi düşünebilir. Peki düşünebilmesi olur anlamına gelir mi? Böyle hayallere kapılmak kişiyi yorar. Zaten olay da bu ya. Platonik aşıklar hayal kurar sonra olmayınca kalpleri kırılır. Hayal kurun. Kurmayın demek ne haddime? Hayal kurmadan insan bir şeyleri başaramaz . Zordur sadece beklemek. Ümit etmek. Boşa çıktığını görmek insanı yorar. 

Onu sevmek böyleydi. Olmasını beklemeden hayal kurmaktı. En güçlu duygu "umut" tur. Bu yüzden insan hayal kurup bekler. Küçücük bir duygu kırıntısı dahi olsa bekler. Eğer birine aşıksanız ve o sizi sevmiyorsa hayal aleminde seviyor gibi yaparsınız. Kendinizi bu masala öyle kaptırırsınız ki gerçek dünyaya döndüğünüzde yorulursunuz. Sırf işte bu yüzden vazgeçer insan. Vazgeçmek bir nevi gitmek gibididir. Uzaktan sevmek aşkların en ağrılısıdır. Hakkında bir fikre sahipte değilsindir.

Hoş aşkların her türlüsü zor...