Cübbeli Ahmet Hoca Ve Diğer Hocalar

Cübbeli Ahmet Hoca, biraz moda tabir ile “renkli biri”, espirili biri…

İlim sahibi, samimi ve gayretli biri…

Sözü dinlenecek, sözüne güvenilebilecek ne kadar hoca çıkar ki?

Zamanımızda, şu “ahirzamanda” insan kime güvenip dinleyeceğini şaşırıyor insan!

Cübbeli Ahmet Hoca'nın Sözlerinden

  • Cennet bedava gelen yok. Cehenneme zorla para verip de giren çok.

  • Edison’un ampülünü anlata anlata bitiremediler. Allah (c.c)’ın güneşinden haberleri yok.

  • Gençken işim var, yaşlıyken çişim var. Prostat oldu camiye gelemiyor. Gençken gelme, ihtiyarken gelme, ölünce geleceksin musallaya... Soracak hoca; nasıl bilirdiniz? Camide hiç görmedik ki herifi nasıl bilelim.

  • Fatih Sultan Mehmet 21 yaşında İstanbul’u fetih ediyor. Çağ açıp, çap kapatıyor. Bizimkiler 21 yaşında evin yolunu bulamıyor.

***

Hoca” diye hitap edilenlerden hem de adı sanı duyulmuş “bir kısmı”, TV’de milyonların önünde, “bayan talebelerini”, oradaki erkeklerin de yanında DANS ettirmekte bir beis görmemektedir… Bu kadar mı olur!

Rahmetli Necip Fazıl der ki:

Utanırdı burnunu göstermekten sütninem”,
“Kızımın gösterdiği, kefen bezine mahrem.”

Nerede şimdi “burun göstermekten” utanmak?

“Ölü” bile açılmazken, “kefenle” örtülürken,Ya Rabbim bu nasıl bir “şaşırmadır” ki hem de bizzat İslam buna cevaz veriyormuşcasına, insanların gözüne soka soka, vücudun değişik parçaları GÖSTERİLEBİLİYOR? Siz de şahid olun ki ben o kanalı mecburen “sildim”.

***

Bir diğer “hoca” da zamanında, rahmetli Erbakan’a, “MİADI doldu” demiş, 28 Şubat konjonktürüne uygun davranarak, hatta destekleyerek, tavrını göstermişti…

Şimdi de “harama karşı durmak” adı altında (haram yiyenlere ben de karşıyım… Haram, bakana da, çöpçüsüne de ... haramdır!) Sn. Erdoğan’a bu tavır gösterilmektedir…

İsrail’e tavır almak yok, Mavimarmara’ya var…

28 Şubat’a tavır yok, “1 sene” dolmadan alaşağı edilen Erbakan’a var…

İşte, benim de bu tür hocalara “itirazım” var…

***

Cübbeli Ahmet Hoca’ya

Benim gözümde değerli, ilim sahibi bir hoca olarak kendisinin “istikamet” üzere olan çizgisini bozmaması, devam ettirmesi, bu çizgiden şaşırtmak isteyenlere fırsat vermemesi, siyasete mesafeli durması – acizane – talebimdir.

Demiştim ya, sözü dinlenecek, sözüne güvenilebilecek ne kadar hoca var ki?

Zamanımızda, şu “ahirzamanda” kime güvenip dinleyeceğini şaşırıyor insan!

İnsanların daha fazla şaşırmaması, şaşırtılmaması için, bu günlere kadar bize gelen Ehli Sünnet İtikadı’nın devamı için, siz ve sizin gibi hocalarımızın omzunda büyük yükler var!

Hiç bir kulun “sırat-ı müstakimden” çıkma (yanlış örnek olacak düşünce ve filler) gibi bir lüksü yok, hele sizlerin hiç yok!