Son

Karanlık gelir aklıma son deyince biri. Kör karanlığın hemen ardından gün ışımıyor mu oysa? Bizdeki bu 'son' inancı nereden geliyor? Bir şeyler son bulmalıydı elbet. Gece son bulmalı ve güne uyanmalıydık. Gün son bulmalı ve yıldızları izlemeye koyulmalıydık. Evet bir şeylerin sonu vardı yeni bir başlangıç için ama 'son' yoktu. Benim de bu yazı buradaki son yazım olacak. Ama tabiki sitedeki son yazım diye yazının sonu gelir miydi hiç?

Son olduğu için diğerlerinden tamamen farklı, konuşma ya da mektup tarzında olacak diye düşünüyorum. Evet bundan tam bir yıl önceydi benim Yazarçizerle tanışmam. Aralık ayının başında takip etmeye başlamış ve sonuna doğru ilk yazımı göndermiştim. Şimdi düşününce tatlı bir bekleyiş vardı. ' Yayınlanacak mı ya da beğenilecek mi?' korkusuyla birlikte ümitvar bir tavrım vardı. Aslında ben ümidini hiçbir zaman kaybetmeyenlerdenim. Yazmam konusunda beni destekleyen ve bana bu siteyi bulan anneme çok teşekkür ederim. Burada kendimi geliştirebileceğime ve iyi yazarları okuyabileceğime inanmıştı. Haklıydı da. Bu siteyle yazma konusunda şevklendiğimi ve kendimi yapabilirsin inancıyla beslediğimi söyleyebilirim. Çünkü ben yazmayı öğrendiğimden bugüne kendimi en iyi yazarak ifade ettim. ''Yazmasam ölecektim.'' diyor ya Sait Faik, haddimi aşmazsam neredeyse öyle. Ve zamanla sitede yazmanın dışında iyi okuyucu hatta sıkı takipçi olmaya başladım. Yazılarını, şiirlerini hiç kaçırmadığım yazarlar olmaya başladı. Hatta arkadaş olduk yazıdaş da diyebiliriz belki. Grupça 'yazsa da okusak, bak şu kadar zaman oldu daha yazmadı' demeye  başladık. Yazması için cesaretlendirdiğimiz ya da daha iyi yazsın diye eleştri yağmuruna tuttuğumuz oldu. Belli bir zaman sonra siteyi sahiplenmeye çevreyi siteye davet etmeye başladığımı farkettim. 'Yazmayı seviyorsan mutlaka yaz ama Yazarçizerde yaz' demeye başladım. Şimdi bakıyorum gerek liseden gerek üniversitemden birçok arkadaşım benimle birlikte Yazarçizer ailesine katılmış. Aile diyorum çünkü belli bir zaman sonra kendinizi kocaman bir ailenin üyesi gibi hissetmeye başlıyorsunuz. En azından ben ve birkaç kitap arkadaşım öyle olduk. :) Kitap sayesinde güzel insanlarla tanışıp ortak bir paydada bir şeyler yapmaya çalışmak da ayrı güzeldi. 'Nasıl reklam yapsak ki' diye uğraşlarımız hala dün gibi. Galiba duygusala bağlıyorum. Sanırım son kez bir selam zamanı. Öznur kızacaksın okuduğunda biliyorum. Kitapla tanışmamız ve senin siteye uzun bir aradan sonra dönüşünle başlayan muhabbetimiz baki kalsın inşallah yazılarını ve şiirlerini okumaya devam edeceğim. Elbet birgün buluşacağız Antep'e bekliyorum. Bir şiir yazsa da okusam diye beklediğim ve yine kitap arkadaşlarım Betül ve Rasim, şiirlerinizi tekrar okuyabilmek ümidiyle… Kitabın satış kısmında ve sitedeki tüm teknik problemlerde başını şişirdiğimiz Fatih Bey'e de ayrıca teşekkür ederim ve ismini sayamadığım diğer yazıdaşlarım, yazmaya devam… Son olarak bizleri Yazarçizer ailesiyle tanıştıran, buna vesile olan ve kitapla yazılarımızın buluşmasına imkan sağlayan site sahibimiz Abdullah Bey'e teşekkür ederim. Kendinize iyi bakın Yazarçizer ailesi. Bazen yeni bir şeylere başlangıç için bir şeylere son kılıfı giydirilir. Yoksa 'son' diye bir şey yoktur.

Bir hikaye yazın, güzel olsun. Bir hikaye bekleniyor bizden güzelinden...