Ne kadar sağ olursan ol artık sol'um olamayacaksın

Ruhum kapana kısılmış

Gündüz geceye dönmüş

Gözlerim kan çanağı

Saat beni sen geçiyor...

Bugün daha iyi olacak diye güneş yeniden doğuyor, "ha gayret" diye diye yarıladık yolu. Akrep yelkovan bile birbirini takip etmeyi bırakmış zaman göstergecinde. Bunu da üstüne alınırsın sen. Dur hele pili bitmiş sadece. Ne dersen de sen. Kaç aydır öyleymiş, sen gidince farkettim durduğunu zamanın. Sen gidince anladım evimin bu kadar karanlık olduğunu ve yine sen gidince anladım sensiz çayı şekersiz ve demli içtiğimi... Sen gittin ya, yine ellerim cebimde dolaşmaya başladım o sokakta. Sokağın sonuna kadar eşlik edeyim dediğinden beri, o sokağın sonuna varmayayım diye bir adım ileri, bir ömür geri attığım adınlarım var benim. Sahi sevgilim, nerde şimdi hayallerime sokak lambası olan gözlerin?

Zaman geçtikçe bi' öncekinin acısı hafifler bilirim. Ben bu aşkı, her gün bana acısını yaşat diye büyütmedim. Aşk acısız olmaz bunu da bilirim. Acıya göğüs geremeyecek kadar korkaktın madem, beni neden buna inandırdın? Madem cesaretin yoktu, bu yola niye benle başlayıp ilk fırsatta yollarımızı ayırdın?

****

Bir apartmanın çatı katında, tek göz odada ay ışığında kalemime mürekkep olanın adıydı Aşk .