Kalp Deyip Geçmeyin!

Bir an için susmak,içimizin derinden gelen çığlıklarına söz hakkı vermek istediğimiz zamanlar mutlaka oluyordur.Kendimizi dinlemek istediğimiz,yargıladığımız belki de birazdan müebbet yalnızlığa çarptıracağımız anlar zaman zaman kapımızı çalar.Bu gibi durumlarda imdadımıza ulaşan tek yer bence YÜREĞİMİZİN SESİ.İnsanın gerçekleri sadece kalbi reddedemiyor.Nice sevgileri,nefretleri,çekişmeleri,özlemleri,hayal kırıklıklarını,aşk sancılarını kısacası bütün duyguları içinde barındıran KALP,düşünüldüğünde hem bedenen hem de manen insanın altın oranı.Nasıl bir kudret,nasıl bir sır anlamak gerçekten güç.Yükte hafif pahada bayağı kıymetliymiş bu kalp..Mecnun'u çöllere düşüren,Leyla'yı Mecnun'un ilahi aşka kavuşmasına vesile kılan kalp değil midir?Ferhat'a dağları deldiren sonrada aşkın timsali olan bu kalp degil midir?İnsanın yüreği dünyayı değiştirmeye kadir olmasaydı,insanlığın ortak mesajı''yüreğini aşka aç,yüreğindeki görünmez perdeleri açıp sevgiye teslim ol!''olmasaydı Mevlana'nın'' ne olursan ol gel'' sözü bu kadar manidar olur muydu?Evet ne olursan ol gel çünkü senin bir yüreğin var ve sen onunla en büyük hazineye sahipsin, bir o kadar uzakta olan ve o kadar da yakında olan hazine...Kalp diyoruz yürek diyoruz da bunca güzelliği içinde barındıran bir özde ne gizli olabilir?Bu yürek en ulaşılmazı arıyorsa,en mükemmeli istiyorsa,özü itibariyle aşkların en güzeline layıksa bu yürek kendini meydana getirene ulaşmadıkça, gerçek yerini bulamayacak ve özünden çok şey kaybederek kendini nefsin kafesine alıp, katılaşacak!O halde insanın özü kalp, kendini varedeni bulamadıkça ve Yaradana yaklaştıran duyguları barınmadıkça hiçbir zaman huzura kavuşamayacak...Çünkü onu en iyi Yaradanı anlayacak ve en derin duyguları O'nda yaşayacak.Onun içindir ki insanın özü kalp,kalbin özünde de onu vareden Allah vardır...Bu en gizemli,kilitli kapıları açan kalp  ise bunu Yaratan nasıldır acaba ve nasıldır onun sevgisinde yaşamak, o zihniyetle,çerçeveyle dünyaya bakmak.Heryerde,herşeyde O'nun tecellilerini görüp,gönüldeki perdeleri aralamak ve en önemlisi bu bilinçle gönül insanı olmak nasıldır acaba?Rabbim sevgini anlamak içimizdeki kalpten geçerken neden bu kadar kör,sağır,dilsiz ve çaresiziz?Sanırım zincirler var etrafımızda kendi ellerimizle şekillendirdiğimiz nefsimizle yön verdiğimiz zincirler...Peki ne yapmalı Sana kavustugum gün benim düğünümdür diyen Mevlana'nın sırrı nerede gizli?İnsan aşkına kavuşmak için,vuslata erebilmek  adına her geçen gün bir azap oluyorsa bu,SEN'in güzelliğindendir...Rabbim herkese bir gönül,yürek insanı olmayı nasip etsin ve aşkımızla gönül aşıklarına ışık olmakla bizi şereflendirsin.(amin)