Zamana direnmek

Zaman kimsenin engel olamadığı ve kuvvetle muhtemel ki olamayacağı . Tüm bu teknolojilerin bu araç gereçlerin icatların içinde debelenip duran insanın bile önünde durmadığı en özgür olgu belki de... zaman kimimize göre ilaç kimimize göre boş vakit kimimize göreyse asla yetmeyen bir kavram. Ama şunda hepimiz ortağız bizi dinlemiyor. O yavaş aksın istediğimiz mutlu anlarda akreple yelkovan sakinleşmiyor mesela ya da trafikte sıkışınca ışık hızıyla birbirni takip etmiyor. Belkide bir köşeden bize bakıp kıs kıs gülüyor o anlarda. Şöyle mi diyor acaba senin düğün günün diye sana jest çekemem ya da sen biraz sonra ölecek babanı daha çok görebilesin diye seni de düşünemem ...olması gereken olması gerektiği gibi olacak. Hadi diyordur belkide o son kez teknolojilerinizle yoldaki vaktinizi kısaltın işteki , okuldaki,  hastanedeki ama yine benm 24 saatim içindesin be insan ! Ne yaparsan yap ister hızlı yap ister yavaş ister sevinçten havalara uç ister  üzüntüden kahrol ister uzaya çık gel ister evde otur sen bana hiçbirşey yapamazsın diyordur ..kim bilir?  Bizim ileriye dönük planlarımıza yarınlarımıza öbür günlerimize şaşırıyordur. Daha dur be ademoğlu bi saat sonran belli değil ne bu acelen diyordur. Kendisini durdurmak isteyen ütopik insanlara da belki sinsice diş biliyordur. Yap da görelim der gibi o da sahnesini bekliyordur .