Özgecan'ın Tek Suçu Kadın Olması

Bu yazıyı yazmak aslında çok zor... Nerden başlamalı nasıl bitirmeli bilemiyor insan. Halbuki bu gencecik kızın hayatı feci şekilde bitti ve onun o güzel hayatını hiç tanımadığı bir insan aldı. 20 yıl çok kısa bir süre yaşamak için. Neyi nasıl dolduracağını bilemezsin kısacık 20 yıla. Bugün siyahlara bürüneceğim, kıyafetim siyah olacak, düşüncelerim siyah olacak kısaca karalar bağlayacağım.

'Kadın' olmak bu kadar tabuyken ülkemizde artık bu öldürme, tecavüz, taciz olayları beni şaşırtımıyor. Öyle bir alıştırdılar ki bizleri, hergün başk bir vahşet, başka bir cinnet ve başka bir cinayet. Bir kadından dünyaya gelmiş sözüm ona 'erkek(!)' başka bir kadını öldürüyor. 9 ay sabredip zorluklarla seni dünyaya getirmiş bir kadının hemcinslerini gözünü kırpmadan öldürebiliyorlar. Bana kim adaletten bahseddebilir bu saatten sonra? Gencecik bir kızın hayatı iğrenç bir duygu yüzünden elinden alınıyor hem de hunharca katledilerek. Hangi anadan doğma bir insanoğlu bunu yapabilir? 

Ben o katilin annesine de üzülüyorum, o kadın da istememiştir böyle bir oğlu olsun, başkasının canını alsın. Çünkü biz kadınlar söz konusu vicdan olunca daha ADAMIZ. Bir organı fazla, biraz kaslı, biraz güçlü diye kendini birşey sanan böyle erkeklere tek bir lafım var:'Seni yaratan da Allah, kadını yaratan da.'  Erkeklik kadını ezmek, kadını dövmek, kadını taciz etmek demek değil. Erkeklik kadına sahip çıkmak, kadını korumak, kadını sevmek, kadına şefkat göstermek... 

Hangi kadın bir kaç dakikalık zevk uğruna bir erkeği öldürmüş ya da hangi kadın eve ekmek getirmedi diye kocasını dövmüş? Hah işte şu noktada yine vicdan dediğimiz o duygu giriyor devreye. Kadınlar daha vicdanlı çünkü kadınlar bir canı taşımanın ve o canı dünyaya getirmenin ne kadar zor olduğunu biliyor. Çünkü kadın her annenin çocuğuna ne kadar kötü kalpli olursa olsun dualar okuduğunu onun bütün vebalini üstlendiğini biliyor. 

Kadın şiddet görmek, öldürülmek, taciz edilmek için gelmedi. Kadın bu dünyaya canlar getirdiği için ödüllendirimeye geldi. Baştacı olmaya geldi, mezartaşı olmaya değil. Bu olaylara bu kadar tepki göstermemin sebebi benim de tacize uğramış, saldıraya uğramış olmam. O kızın o minibüste nasıl bir çareszlikle haykırıdğını tahmin edebiliyorum. Vücudunun tamamının titrediğini ve o bıçağı gördüğü an 'Nolur o bıçağı saplamasın, ben ölürsem annem ne yapar?' diye düşündüğünü de tahmin edebiliyorum. 

Tek dileğim bu kızın hayatına mal olan o caninin en ağır cezayı alması, yoksa içim rahat etmez. Bir de unutmadan şunu eklemek isterim, bir milleti eğiten ve yeni nesiller geliştiren varlık kadındır. O yüzden anne veya anne  adayları olarak bu vahim zihniyeti eğitip, gelecek nesillerizin böyle çirkin olaylara maruz kalmamasını sağlayabilmemiz lazım. İş bizde bitiyor ve bu devreye kadın dayanışması girmeli…