İçimden Damlayanlar -1-

Gülüşlerim kayboluyor hayatın karanlığında

Aldığım masum nefes yetmiyor yarınlara

Gözlerim kaldı hep uzaklarda özlemle aşkla

gerçekler o kadar yakın yanıbaşımdaki

gözler hangi hayatı arıyor bilmem ki neyi?

zaman dar geliyor duygularıma,

yürüyorum bilmediğim bir yolda

sen gözünden akan bir damla yaşla beni suçlarken

ben içimdeki nehrin sebebinin sen olduğunu bile söyleyemiyorum

o güzel gülüşlerin karşısında iç çekiyorum.

kim var o gülüşlerin içinde, kime baktı o gözler, kimlerde iz bıraktı

soluklarım batıyor artık; sonra bitti diyorum, sigara yakıyorum

nefesim kesiliyor geceleri seni görünce rüyalarda

gerçekler geliyor aklıma; bir yudum su alıyorum, sonra tekrar sigara

bitti, olmadı; o artık çok uzaklarda başka kalplerde diyorum

bense... ben de çok farklı değilim

aynı odada aynı yatakta bir resmin var elimde, bakıyorum anlamsızca

hayatta yapılacak o kadar çok şey varken biz imkansızları yapmaya çalıştık

yapamadıkça ezildik, başaramadıkça yuhalandık, sonu gelmeyince kaybolduk

haketmediğimiz hayallerimizin en ufacık bir zerresinde dahi olmayan şeyleri seçtik

yani vazgeçmeyi, yenilgiyi, kaybetmeyi seçtik

öyle yanlış şeyler seçtik ki biz bir zamanlar; birbirimizi de seçmiştik

ütopyada gerçek aramak, anlamsız bir hayatta sebep bulmak

tek gerçek; nefes almaya devam ediyor olmamız

aynı oksijeni soluyup, aynı sigarayı yakmak, aynı yalnızlığı, aynı hayali yaşamak

ama aynı olmayan düşüncelerde. sonu olmayan bir şarkı gibi

sadece melodiye eşlik edebiliyoruz, sonu hep sürpriz

hem umutsuz ve yarınsız. belki de çok acımasız

düşünceleri yitirirken, kalbin ağlarken

gözler öylesine sahte güler ki... kaybettiklerine değil,

mecburiyetlerine üzülürsün

aşkı sevgiyi unutup sadece hayata kul olursun.

olmayan şarkının bitmeyen bestesi gibi