Kimsesiz Bir Melek

Kimsesiz bir çocuk,buruk bir kalp,isyankar bir beden.


Süzülmekte olan göz yaşları,anlamlarla yüklü,her bir damlası tekrar tekrar kanatan,kanattıkça acıtan göz yaşları.


Konuşmak isteyen,anlatmak isteyen,derdine teselli bulmak isteyen bir dil,iki dudağın arasınd saklanan lakin dökülemeyen kelimelerin düğümlenmiş olduğu bir ağız.


O derin bakışlarda saklı acı gerçekler bazen bir boşluğa bakıyor bazen de hayatın ta kendisine.


Umut yok,yaşama sevinci yok,hayaller yok,tutunacak bir dal bile yok.


Artık gülümseyemiyor.


Artık mutlu olamıyor.


Artık bu güzel hayattan zevk alamıyor.


Çaresizce bana yardım et diye bağırıyor sanki.


Ve sonra bir el uzanıyor.


Gelecekten,geçmişin silindiği zamanlardan.


Ve bu el;


Kötü geçen her saniyeyi,her dakikayı,her saati unutturuveriyor güçlü ve kendinden emin bir şekilde.


O masum yüzü okşuyor,


O güzel kalbe şefkat gösteriyor.


O güzel kokulu meleğe sımsıkı sarılıyor.


Manalı dokunuşlarla tekrar gülümsetiyor,o elmas gibi değerli yüzü ve o narin bedeni.


Ona hayallerini geri veriyor,geleceğe aralanan kapılarla,umutlarla beraber.


Yaşama sevinci kaplıyor tüm vücudunu içten içe,aslında hayat güzelmiş diyor kendi kendine.


Sözler veriyor.


Savaşacağım diyor.


Ve yeni bir yol çiziyor kendine.


Bu sefer ki yol bambaşka,bu sefer ki adımlar daha da güçlü.


Başaracağım diyor ve başarıyorda.


Dua ile,sabır ile,şükür ile.


Ve bende bu uzanan ellerden biri olmak istiyorum.Hayata küsmüş bir çocuğa hayatı sevdiren olmak istiyorum.Ona öyle bir gelecek tasarlamak istiyorum ki sadece kendisini değil etrafındakilerin de mucizesi olabilsin.Allah rızası için,Peygamber efendimizin güzel hatrı için.


Acaba bunu başaranlardan olabilir miyim ?