İslam ve Düşmanlarının En Kötü Oyunu

Reform, İnkılap, Yenilik ve İslam

Bu yazımda yüzyıllardır tartışılamaya başlanan ve hala devam eden bir konuyu esaslarıyla anlatacağım. Bunları biliyoruz ama tekrar edelim. Dinimizin peygamberi Hz. Muhammed (sav) dır. Biz onun dediklerine gösterdiklerine göre dinimizi uyguladık. O rehberdi ve kılavuzdu. Kuranda geçen ibadetlerin koşulların nasıl yapıldığını ondan öğrendik. Hepimiz biliriz ki Kuranda sağ elle üç kere ağzına ver diye vb. ibadetleri anlatmaz. Mesela üslup bu şekildedir. ‘ O ki Allah’ı anar ve temizlenir ‘. Yüce peygamber bize bu temizliğin nasıl olduğunu gösteren kişiydi işte. Peki Peygamberimizin diğer anlamı neydi? Peygamberimiz Şeriatın ta kendisiydi. Şeriat kafa kesme, kol kesme, acımasızlık değildir. Şeriatın tüm hükümleri peygamberimizin hüküm ve davranışlarından oluşmaktadır. Yani günümüzde güya şeriata laf atıp Müslümanız diyen kişiler Allah’ın sevgilisine laf atmış olur ki, Allah ‘ Bana yapılan hataları affederim (günahlar vb.) ama Resulüme yapılan hataları af etmem ‘ der. Bunun cezası saten malumdur. İslamiyet akıl ve bilim dinidir. Selimlerin dinidir. Özgürlük dinidir. Bakın bazı Avrupa ülkeleri inançlarından dolayı özgürlük sağlamaz. Onların inançları engizisyon mahkemeleridir ki burada katledilen insan sayısı günümüz Türkiye nüfusundan kat kat fazla ve ABD nüfusuna yakın bir orandır. Ayrıca şunu bilelim. Akıl ve bilim İslamiyet’i bir vucud düşünürsek bir atomun bir milyarda biri kadar ya eder ya etmez. Şunu bilelim ki bilimi de ilimi de yaratan Allah’dır. Bugün o yüce bilim ve ilim dedikleri şey bir şey yaratsın. Allah’ın yarattıklarını kullanmadan, bir sinek yapsın, yapamaz yapsa da robot yapar. Canı, ruhu yoktur. Oysa Allah haşa bilim adamı gibi evreni puzzle birleştirip kurmadı. Hiç yoktan var etti. Bir bilim ve bir akıl bunu yapsın. Allah’ın sözüyle dalga geçenler bilimiyle bir sinek yapsın. Yapamazlar. Ama buna rağmen bilim İslam’dan daha önemliymiş. Yüce Rabbimiz İslam’ı hak din kabul etti ve ahiret saadeti isteyen herkese Müslüman olmasını emretti. Şunu bilelim ki İslamiyet yıllara göre değişmez. İlk günkü hali neyse o şekilde kalır. İslamiyet geliştirilebilir prototip değildir. Saten İslamiyet diğer dinlerden daha gelişmiş bir dindir. Ve değil bugün ahiretin kopacağı güne kadar bir inkılap bile istemez. Getirenler ise bunu İslam’ın hakikatine varamadıkları için yaparlar. İslam son dindir. İslam Allah’ın var ettiği bilimle karşılaştırılamaz. Bilim dine bu geri o zaman böyleydi diye yorum yapamaz. Bu bilimin ve dahi kimsenin haddi değildir. Eğer herkes yapmadığı ibadete o geride kaldı derse ne olur bu dinin hali diye düşünen kaç kişi var aramızda onu bile bilmiyorum. Haşa o zaman bakın ben de böyle diyeyim; İyi namaz kılamıyorum iş var. O eskidendi şimdi namaz mı kılacağız. Vakit yok hiç hep işteyim. İslam çalışana da sevap veriyor. O zaman namaz kılmayalım çalışalım günah da olmaz. ‘ İşte ne yazık ki kendini bir halt zanneden bilim adamları, Müslüman halkın desteğiyle savaşmasıyla ‘Allah Allah!’ demesiyle başa geçen ve o halkla ülke kurup dinine laf eden kerizler, ve Arapça ile birkaç ayet ezberleyen ilahiyatçılar yüzünden dinimiz en zor günlerini yaşamaktadır. Müslümanlık labalilik, bilmişlik kaldırmaz. Ama herkes bilmişliğe dini değiştirmeye koymuş. Araştırın, diyormuş Kuran-ı Kerim’de. İşte bazı insanlara bilgi öğretmek bile günah oluyor. Adam hiçbir halt bilmez, namaz kılmaz, oruç tutmaz, din alimliği derecesinde değil, meal yapıyor. Arapça öğrenmek ve ayet ezberlemekle olmaz bu işler. İslamiyeti eski büyük alimler anlatmış. Onların kitapları alınıp okunmuyor ne yazık ki, çıkıp imamlara soruluyor. Elbette ben buradan her yetkiliyi, imamı eleştirmiyorum. Bir Müslümana küçükken Pepe izletildiği kadar dini filmler izletilse, Gerçek dini kitaplar okutulsa büyük alimlerin yazdığı, tanınmış, bilinen kitaplar boya kitabı kadar verilse ülkemiz bu dini o kadar iyi yaşardı ki. Maalesef rakı masasından kalkmayanlar dini bilmişliğe koyulunca böyle oluyor. İslamiyetin kuralları adet veya örf değildir (yani ister uy, ister uyma değiştir). Günümüz bayanlarının her yeri açık, adı Zeynep, Müslüman, bu hal ne? Eskidendi kapanmak bu devir farklı! Bu kız din alimlerine göre imandan çıkıyor. İslamiyet’e reform getirmek isteyen herkes İslam’ı öğrenmemiş demektir ve dinden çıkmış demektir. Ama kız dese ki ‘ Dinimiz böyle emretmiş ama uyamıyorum, Allah kapanmayı nasip etsin, günahımı af etsin.’ Bunu dese günaha girer ama imanı kalır. Ama herkes bir dini kuralı ihmal ediyor sonra Allah onu 700 yıl önce günah kılmış hocaya sorum şimdi hatta sevapmış, dedi. Bazı ayetler geliştirmeli tartışılmalı diyormuş. Allah hangi ayette diyor ki ‘ Ahir zamanda haram kıldıklarıma, bir şey olmaz deyin, benim emirlerimin üstüne emir ekleyin, benim emirlerimi beğenmeyip, yarattığım bilim aracılığıyla değişin’ hangi ayet var böyle. Aziz Müslüman kardeşlerim yani bunlara dikkat edelim. Bizim dinimiz en iyi ve en selim dindir. Her emirinde ki yararlılık ortaya çıkıyor. ‘ İslam’ın dışında bir güzellik, içinde bir kötülük yoktur.’ Bunu bilelim. Eleştirilen namazda ki hareketler bile vücuda egzersiz olduğu ortaya çıktı. Zem zem suyunun muhteşem kudreti ortaya çıktı. Zem zemin vücuttan idrarla çıkmadığı ortaya çıktı. Abdest alan (5 vakitte 5 kere) kişilerde ayak mantarının %90 daha az ortaya çıktığı kanıtlandı. Biz akıla ve bilime verdiğimiz değeri dinimize verelim. Aklınca Allah’ın kitabına gökten inen uydurmalar diyen insanlar o akıllarıyla daha öbür dünyayı düşünemez kabir azabını fark edemez. Çünkü o engin sandıkları imansız kafalar tam bir tenekedir. Dünyanın en zekisi olsa bile. Ama dünyanın en cahil gördüğü Müslüman bir çoban bile ondan daha zekidir. Bilimi, aklı, dünyayı yaratan Allah’ın dinini bilim yargılayamaz. Nasıl ki Türkiye’ de ki bir babanın babalığını Venezuela’da ki bir baba yargılıyamıyorsa akıl ve bilim de dini yargılayamaz. Ama bunu çıkaran kesimlerinde dinle alakası yok. Müslümanlara ‘yobaz’ diyerek kendilerini tanıtan bir görüştür ki %30’unu oluşturur bu kısım ülkenin. Bu insanların İslamiyet’i hiç bilmemesine rağmen İslamiyet’e inkılap getirmesi de ayrıca bir konudur. Şimdi bazılarınız der onlar dini çok araştırdı. O kadar araştırmayı 8. Sınıfa giden Din Dersi gören öğrenci de biliyor. Ayrıca imansızlığı yaygınlaştırmak isteyen bu kesim Masonlardan daha tehlikelidir. Onların sevdiği değerler akla ve bilime hiç uygun olmamasına rağmen kendilerince bir çabaya girer uygun der kanıtlasan inanmaz ama gerçek Müslüman yobaz olur. Dinde sahtekarların olması tüm Müslümanlara yobaz deme hakkını hiç kimseye vermez. Gerektiğinde bu dine karşı çıkanların İstiklal Marşı okuyup bayrağımızı açmaları ayrıca bir araştırma konusudur ki buna Bakırköy Ruh ve Sinir .. deki hocalar bile yetmez. Bayrağımızda bulunan Hilal neyi sembol ediyor. Bu kişiler devrim der. Şehit kanı sayılan kırmızı, şehit ve gazi hangi dinle alakalı bir unsurdur? Bunlar da dini bilmeyen, adı Müslüman ismi olan, Müslümanım diyen, Müslümanlara atar yaptığını zannedip, güya milliyetçilik, cumhuriyetçilik, laiklik, devrimcilik çatısı altında kendilerine laf sokan bu kesimi boş verip her Müslüman koşulsuz şartsız İslamın kurulduğu saliseden bu yana aynı kural, ilke ile devam etmeli. Ülkemizin bile ilk 3 maddesi tartışılamazken İslamiyet’i tartışmak isteyenlerin ne kadar sahtekar olduğunu anlayalım. Daha dandik olan 3 maddeyi değiştiremeyen insanlar Allah’ın ahirete kadar koyduğu kuralı tartışıyor ( Yanlış anlaşılmasın ilk üç maddeyi bende tartışmam bunu benzetme maksadıyla söyledim). Sonra 3 ayet öğrenip bunu söylüyor sende bir şey diyemiyorsun. İşte din alimliği bu değil. Cumhuriyet tarihimizde 10 tane iyi alim ya çıkmıştır, ya çıkmamıştır ki sayısı 10’u geçmez. Bu yüzden değerli din kardeşlerim, Büyük İslam alimlerini hayatlarını ve eserlerini internetten bakın, not alıp kitapçılardan o kitapları temin edin. O kitapların içinde geçenleri söyleyenler bilin ki iyi insanlardır iyi hocalardır, tersini söyleyen hemen ayeti de okuyup bilmişlik havası yapanlar sahtekarlardır. Ve din kardeşlerim bilgili olalım. Bu terörist başını hiç sevmedim. İlk günden beri düşündüm ‘ Ulan bizim ülkede bile İslam düşmanı dolu, bırak sen bu ülkeyi gideceksin Avrupa’da Müslüman yetiştireceksin Avrupa’da izin verecek. Bu birazcık aklı olan sağcı solcu fark etmez bunu düşündüğünde salak değilse cevap çıkar’ Hayır öyle bir şey olsa o binaları okulları yerin yedi kat altına sokacak kadar tarar, bombalarlar.’ Necip Fazıl der ki; Can taşıma liyakatini, canların canı uğrunda can vermeyi cana minnet sayacak kadar gözü kara ve o nisbette strateji ve taktik sahibi bir gençlik.Büyük bir tasavvuf adamının benzetişiyle, zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı farkedecek kadar gözü keskin bir gençlik. Müslüman olan herkes zeki olmalı. Araştırma ve soruşturma bu din hocalığına soyunanlar içindir. Müslüman zeki olmalıdır. İyi kötü yorumlarınız beklerim hakaretsiz olursa sevinirim. Aklınızda kalan soruları bahsettiğim kişileri merak edenler yorum yapsın…