Siyahın Umut Tonu

Yoksun. Yine yalnızım. Gökyüzüm yıldızsız. Sabahlarım güneşsiz. Yeşermekten vazgeçmiş,eğik başlı papatyalarla dolu bahçem. Yapraklarını dönüyor bahar ortasında ki meşe ağacı. Dişlerini geçirmiş karanlık aydınlığa. Işığı da emiyor Umudu da. Sessizce yürüyorum ardımda bıraktığım hayal kırıklıkları üzerinde. Önüm yalnızlık,sağım karanlık solum acı. Davetsiz bir misafir gibi ansızın süzülüyor yanaklarımdan gözyaşlarım. Usulca yürüyorum yalnızlığa . Kırılan parçalarını arıyor kalbim bulamayacağını bile bile. Ruhum hissiz. Ellerim o eski sıcaklığını kaybetmiş. Yavaş yavaş çiseliyor Yağmur. Sebepsiz bir gülümseme yerini alıyor Yüzümde. Herkese ve herşeye inat. Tüm birikintilerim içimden akıp yağmura karışıyor. Sen kalıyorsun. Bu defa fazlasıyla sen birikmiş içim. Ne atabiliyorum seni ne de vazgecebiliyorum senden. Varlığın hem yakıyor canımı hemde hiç kapanmayacak yaralarıma ilaç oluyor. Vazgeçiyorum direnmekten ve tekrar olabilme ihtimaline tutunuyorum.  Çalmıyor şarkılar.  duvarlar siyah. Renkler dargın. Dibe batmış hissizliğim. Çökmüş adeta bir çukura yalnızlığım. Yine hüzün kaplıyor sol yanımi . Nedenini bilmediğim bir hüzün. Yine sızıyorsun aklıma. Anılarımızı anımsatıyorsun. Hayalin yine minik bir kaçamak yapıyor bana. Dikiliyor karşıma. Bakislarin hala aynı hala gökyüzüm. Acinin ardına saklanmış gülüşun. Sevinçten yoksun. Sarılmak için uzanıyorum usulca. Ama birden Yok oluyorsun. Yalnızlıkla başbaşa bırakıyorsun beni.  Ve ben yine sımsıkı sarılıyorum karanlığa bulanmış ruhuma. Anlıyorum ki kimse kendimden daha sıkı sarılamayacak bana. Yürüyorum yalnızlığın görmediğim ama hissettiğim sonuna doğru. Sen geliyorsun aklıma. Yine acıyor kalbim. Sair unut diyo Cem Adrian umut. Kendime engel olamiyorum ve Cem Adrian'ı dinleyerek yine yüreğimin derinliklerine hapsolmuş umudu kurtarıp beslemeye başlıyorum. Derin ve anlamlı gozlerini gözlerime dikip sacima dokundugun anı hatırlıyorum. Seni seviyorum sözcükleri dökülüyor dudaklarının arasından. Hayal bile olsan yine aşık oluyorum sana. Seni dusunurken ayaklarım beni bir uçurum kenarına getirmiş Meğer. Yuksek ve sessiz bir uçurum.  Feri sönmüş gözlerimle Gökyüzüne bakıyorum. bakislarin geliyor aklima. yağmura bakiyorum gülüşün. Rüzgar son bi defa kokunu getiriyor bana. Doya Doya içime çekiyorum seni. Sonra iki yana açıyorum kollarımı ve boşluğa atıyorum kendimi. Avucumda sakladığım siyaha bulanmış umutla çekiliyorum en dibe.  çekiliyorum sensizliğe