Bir Nur Doğdu

Cenab-ı hak,insanlığın babası olan Hz. Adem'i yaratmış ve dünya ile müşerref etmişti,Hz. Adem başını kaldırıp semaya baktığında muazzam bir nur ve birde yanında yazılı isim görmüştü.Mevla taalaya sormuştu bunun ne olduğunu,Mevla'da Hz.Ademe hitaben;''o senin neslinden gökte Ahmet,yerde Muhammat (s.a.s) dir demişti ve ilaveten Şayet onu yaratmamış olsaydım senide yaratmazdım demişti''Hz.Adem'e..Böylece cenabı Allah Hz.Muhammet(s.a.s)'i daha ilk insanı yaratırken müjdeliyordu..O ne büyük ve kutlu bir müjdedir ki Bütün alem onun yüzü hürmetine yaratılmıştı...

Hz muhammet(s.a.s) efendimiz Hz.İbrahim ve Hz.İsmail peygamberlerin soylarından gelecekti,şöyleki Bu kutlu soy git gide çoğalacak ve Arap yarımadasına yaylıacaklardır.Bu soyun içinden de en üstünü ve farklısı da Kureyş kabilesi olacaktı.Ayrıca Kureyş in içinden de Haşimiler çok daha şeffeli ve faziletli olacak peygamberimizde bu temiz soydan çıkacaktı..

Peygamberimiz dünyaya teşrif etmeden önce onu müjdeleyecek bir çok olay cereyan edecekti ve adeta kutlu bir doğumu haber verecekti.Bunlardan bazılarına kısaca değinmek istiyorum..

Bunlardan birincisi:Peygamberimizin dünyaya teşrif edeceği gece hem annesi ve hemde yanında bulunanlarca aynı rüya görülecekti,hepsi de aynı anda aynı rüyayı anlatacaklardı.Şöyle ki,''Doğumu esnasında biz öyle bir nur gördük ki,o nur bize doğuyu ve batıyı aydınlattırdı''diyeceklerdir..

İkincisi:Kabe'deki putlardan bir çoğu başaşağı düşmüştür.

Üçüncüsü:İranda hüküm süren sasaniler Devletinin sayayı Peygamberimiz(s.a.s)'in doğduğu gece sallanarak tahrip olmuş ve on dört şerefesi başaşağı düşmüştür..

Dördüncüsü:Mecusilerin kutsal saydıkları göl yere batmıştır.

Beşincisi:Bin senedir yanmaya devam ettirilen mecusilerin kutsal saydıkları ateş,Peygamberimizin(s.a.s) doğduğu gece sönmüştür.

Altıncısı:tarihte bilinen Fil vakası meydana gelmiş ve kısaca anlatmak gerekirse Kabeyi yıkmaya gelen ordunun üzerine Ebabil kuşlarının taş atmalarıyla son bulmuştur..Bu olay peygamberimizin doğumuna elli iki gün kala yaşanmıştır..

Yedincisi:Hz.Peygamber doğduktan sonra küçüklüğünde,süt annesinin ve eşinin anlattıklarına göre güneşten onu sürekli korumak maksadıyla bir bulutun sürekli O'na (s.a.s) eşlik ettiğini görmüşlerdir...

Sekizinci:Peygamberimiz(s.a.s) henüz on iki yaşındayken Şam tarafına gittikleri vakit kafiledeki bir rahip,peygambere(s.a.s)eşlik eden bulutu kafiledekilere göstermiştir.

Dokuzuncu:Gene Muhammed(s.a.s)a peygamberlik verilmeden önce Hz.Hatice(r.a) yanında beraber gittiği hizmetcisine,Resulullah (s.a.s) in başında iki meleğin ona eşlik ederek adeta bulut vazifesini gördüğünü söylemesi üzerine hizmetçisi de,Hz. Hatice(r.a) bu olayla alakalı  kendisinin bir çok kere aynısını gördüğünü söylemiştir.

Onuncu:Salih kaynaklardan nakledildiğine göre yine bir gün peygamberimiz(s.a.s) kuru bir ağacın altında oturmuşlar,kuru olan ağaç dalı birden yeşererek dallanmış ve efendimize gölgelik olmuşlardır..

Onbirinci:Allah resulu(s.a.s) Annesinin vefatından sonra önce dedesinin yanında o da öldükten sonra amcası Ebu Talip in yanında kalmıştı.Ebu Talip'in anlattığına göre çoluk çocuk ne zaman onunla beraber yemek yerlerse karınları doyar,beraber yemek yemediklerinde karınları doymazmış.

Onikinci:Resulullah(s.a.s)'in ne küçüklüğünde ne de büyüklüğünde açlıktan şikayet ettiği görülmemiştir.

Onüçüncü:Süt annesi Hz.Halimenin yanına gitmesi ile beraber,kaldığı sürece malları ve keçilerinin sütü kabiledekilerinin tersine bereketlenmiştir ve bu hadisenin doğruluğunda şüphe de yoktur.

Ondördüncü:Sinekler Hz Peygamber(s.a.s)efendimizin vücuduna konup onu rahatsız etmezlerdi.

Onbeşinci:Peygamberimiz dünyaya geldikten sonra özellikle doğuda,gece yıldızların düşmesinin çoğalmasıdır.Bu hadise şeytan ve cinlerin sema alemlerinden gaybi haberleri dinlemelerinin men edildiğine işarettir..

İşte bütün bu delillerden bazıları,Peygamberimiz daha doğmadan onun gelişini bizlere müjdeliyordu.Bu öyle bir Nur du ki adı Hz.Muhammet Mustafa(s.a.s)di.Kutlu bir davanın savunucusu ve Allahın sevgili kuluydu.Son elçisi,ahirzaman peygamberiydi..Yirmi Nisan 571 de Mekkede doğmuş, 25 yaşında evlenmiş,40 yaşında da (610) yılında peygamber olmuştu