Yalvarırım

Yürüyorum.
İçin için ağlayarak,
Nefesimi bir anda tutarak,
Seni anarak,
Yürüyorum.
Kollarımın ve bacaklarımın koptuğu yerlerden zincire vurularak,
Yürüdüğüm yollardan izlerini arayarak,
Kafatasımın derisinden yüzülmesiyle,
Avuçlarımdaki gözlerimin kanlı yaşlarını akıtarak,
Ağzımın yavaş yavaş çarpılmasından çıkan sözlerle,
Vücudumun ateşler içinde yanmasıyla,
Seni anarak,
Seni yaşayarak,
Yürüyorum.
Yalvarırım bu halde bırakma beni!
Bir sabah çıkıp da gel.
Seni andığım da,
Seni senle yaşadığımda,
İşte seninle atan şu kalbimin zamanında,
Ne olursun bir gün çıkıp da gel!
Yalvarırım bu halde bırakmadan beni
Yalvarırım, yalvarırım
Sabahın soğukluğunda ölümü görmeden,
Gel, gel, gel!