İlk Sözüm Son Sözüm Olmalıymış Aslında

Çocukluk hayatı ciddiye almamakmış. Ne kadar da safmışım çocukken. Şimdi daha iyi anlıyorum hayatta nasıl dümenlerin döndüğünü. Şimdi daha iyi anlıyorum,küçük insanların yarattığı kasırgalarda kaybolduğumu. Ah anılarım, çocukluk anılarım. Ben büyüdükçe kayboldunuz içimde.

Ne kadar güzeldi çocuktuk. Tek derdimiz oyun oynamak, sokakta piknik yapmak, sevmediğimiz insanları oyuna almamaktı. Sonra büyüdük sevmediğimiz insanlar bizi oyunlarına aldı. Hemde ne oyun. O girdap içinde kaybolduk çoğu zaman. Sustuk mimledik ağzımızı. Artık uyanık olacağız, bu oyunlara kanmayacağız dedik ama ne çare. Ben yine o aptal çocuk olarak zuhur ettim evrende.

Kimin gururunu yaralamıştım. Kime ne yapmıştım ki, duygularım değeri bilnmeyen ruhların içine girdi ve hayatımdan bir yıldız gibi kayıp gitti. Teker teker kayarken yıldızlar gökyüzünden, bir yaş daha çalıyorlar hayatımdan. Yalnızlığımı büyüttüm. Çocukluğumu özlüyorum. Çocukken büyümek istediğim için pişmanım. Büyüyünce;

Hayallerime kavuşacaktım.

Daha güçlü olacaktım.

Sevdiğim insanla evlenip, büyüdüğümü ispatlayacaktım.

Ama Ben büyüdükçe değişti her şey. Dünya değişti. İnsanlar değişti. Belki de ben de değiştim. Ama değişmeyen tek şey oldu. Yalnızlığım benimle büyüdü. 

Çocukken hep ilk sözüm oldu son sözlerim. Sorarlardı 'büyünce ne olacaksın?' Sayardım aklıma gelen meslekleri. Aslında mutluluk lazımmış büyünce öğrendim. Ne güzel söylemiş Sedat Balun:

Oysa defalarca sormuşlardı

Büyüyünce ne olacaksın diye,

'Mutlu' diyemedik. Çünkü çocuktuk;

Akıl edemedik.