Haykırıyorum

Haykırıyorum sessizce. Sensizliğin sessizliğiyle haykırıyorum. Dışa vurulamayan bağırışlarla haykırıyorum. Mutluluğu aramak için, haykırıyorum. Haykırıyorum, çünkü sessiz bir köşede garip kalmış gibiyim. Çünkü çaresizliklerle boğuşuyorum. Çünkü hiçbir şeye çözüm bulamıyorum. Sevgisiz ve mutsuzum. Sevgi bekliyordum etrafımdan. Güneşin kavurucu sıcaklığıyla kalbim yanıyordu. Güneş mi yakıyordu benim kalbimi? Kalbim zaten yanmışmıydı? Kalbimi yakan neydi, peki? Aşkın olmayışımı, sevginin çaresiz kalışımı, yoksa yalnızlığın haykırışımı? Ben mi haykırıyorum yoksa yalnızlığım mı? Sevgisiz mi kalıyordum, bilmiyorum. Kimse beni sevmiyor gibiydi. Seven biri çıkar mıydı acaba? Sevgisini belli eder miydi? Sevgisiz kalmaya mı mahkumdum ben? Beni ona mahkum eden neydi? Güneş güzel, dünya güzel, kırlar, ağaçlar, yemyeşil doğa, hepsi güzel. Ama nerde onu taçlandıran şey? Sevgisiz, çaresiz yalnızdım. Sevgisizliğimle çaresizim. Çaresizliğimle yalnızım. Yalnızlığımla haykırıyorum..