Bize Noel'uyor?

Yine yaklaştı Noel, yine yaklaştırıldı. Haftalar öncesinden vitrinlerde çamlarla hatırlatılmaya başlandı. "İşte yine geliyorum" dercesine camlar ışıklandırıldı. Yine unutuldu kültür ve yozlaştırıldı.

Bazen düşünmüyorum artık hep düşünüyorum "Ne oluyor bize?" diye ya da "Noel'uyor?" diye. Kraldan çok kralcılığımız tuttu yine. Bugün neyi kutladığımızı bile bilmeden kutluyoruz önümüze sunulan tüm günleri. Günü mü yoksa tatil oluşunu mu kutluyoruz bir belirsizlik hakim. Noeli kutlayan da memnun günden, kutlamayan da... Herkes dört gözle beklemeye durdu şimdiden Noeli ya da tatili, ne fark eder ki? Dedim ya en baştan haftalar öncesinden tatil, vitrinlerde sergilenmeye başlandı. Sahi neyi kutluyoruz  1 ocakta, neden kutluyoruz? Hz İsa'nın doğumunu mu? Bir peygamberin doğumunu mu? Bir peygamberin değeri öğretilerinden, getirdiklerinden hayatımıza aktardığıyla doğru orantılı olmalı gerekmez miydi? Hz İsa'nın doğum günü böyle kendinden geçercesine mi kutlanmalıydı? Kerbela törenlerinde kendini kesen adamları eleştirenlerin, komalık olacak kadar içenlere de söylenecek sözleri olması gerekmez miydi?

Yine bir Noel, yine yozlaşan kültür. Yine utandığım bir Müslüman gençliği. Bayram namazı için camiye giden gençlerle dolacak meydan. Yüzler hep tanıdık olacak. Bir çelişkiler yumağı dönecek ortalıkta. Buna ne Müslümanlar anlam verebilecek ne de Hristiyanlar. Hristiyan dünyası "Noel'uyor size?" demeden düzeltmeliyiz kendimizi ve kelimelerimizi. "Noel'uyoruz?" demeden "N'oluyoruz?" demeliyiz.