Hüznümün Sisi Elbruz'u Kapladı

Yaban coğrafyalarda çağlayan iki yürektik.

Yüreğin tam ortasından akıttık aşkın suya hapsolmuş halini.

Nice canlara, tenlere ferahlık verip

Kana kana içildik başka ellerde, başka avuçlarda.

Tabiat kollarımızı birbirine değmeyecek bir sürgünlükle ayırsa da

Uçsuz bir nehir olsak da

Biz de birbirimize susamış, biz de tatmıştık boğazı kurumuşluğu.

Sana susadıkça hüznümün sisi Elbruz’u kaplar.

Hasretin büyür de büyür.

Ve

Ben o vakit Musa’ya seslenir,

Gözlerini göğün aynasında arar arar dururum.

Ne zaman ağlamaklı olursa gök

Hasretinin azgınlığını, yüreğinden yüreğime akan suda helak olmuş bulurum.