Yalnızlığın Kıyısı

Bir insan ne kadar kaçabilir kendinden…Sonsuzluk bir uçurum kadar uzaktır seviyorum demekten. Hayaller bir düş kırıklığı olur ve saçma olan şu dünyada sapan ile vurulmak kadar da her şey çok saçma sapan durur.

Ben sevdiğim kadından bir kez daha nefret ettim. Ben sevdiğim insanlardan bir kez daha nefret ettim. En iyi dostların kaderin ilahiyatına keder koyar ve bildiğin tüm ilahiyat Tanrısızlaşır. Peki hiç yalnızlığınla saklambaç oynadın mı?

Ruhumda belki bir mağduriyet var ama gururlu. Öyleyse bana gerçekleri anlatın ki seveyim insanları tekrardan . Bana sevdiğim kadını anlatın ki seveyim,bana aşkı anlatın ki öleyim… Omuzlarımda kamburlaştıran bir yük, galiba en ağırı da kendimi taşımam. Gırtlağımda yudumlanıyor öksürük, belki yorgunluk belki de hastalıktan. Yalnız gemiler gibi demir alıyorum yalnızlığın kıyısından… Hiçbir yolcu yok ,ne bir bekleyen ne de bir uğurlayan…

Ve karamsar bir mavilik çöktü üstüme … Benim soyutlanan hem şeytandan hem de Tanrı’dan…

Yalnızlaşır kalabalık,yozlaşır insanlar ve geleceğimizden eksilir geçmişimizden arta kalanlar…