Gökyüzü

Çaresizliğimi alıp da

Demleniyorum yalnızlığın kıyısında

Ağır ağır yürüyorum

Bu şehrin sokaklarında

Ben yürüdükçe boşalıyor

Damarlarımdaki zehir

Ben yürüdükçe farklı bir hal alıyor

Düşlerimde kurgulanmış imkansızlıklar

Farkına yavaş yavaş varıyorum

Çirkinleşmiş hayatın acı oyunlarının

Tükenen umutlarımıza karşı oynandığını

Düşünüyorum

Ve düşündükçe boğuluyorum

Geçmişin derin ve karanlık kuyularında

Hayalini kuramayacak kadar

Uzağım ve mahcubum yıldızlara

Ey gökyüzü

Sevdayı, dostluğu barındıracak kadar büyük

Bir yıldız için benle inatlaşacak kadar

Küçüksün bu satırlarda

Ve bunun içindir ki

Sayfalara gözyaşlarım damlamakta

Her yaş keskin bir bıçak gibi

Sayfaları delerken

Ruhum aciz kelimelerin arkasına saklanmakta

Bütün şiirlerime sebep kıldım

Derdimi yalnızca sana açtım

Şimdi inadı bırak da gel

Anlat artık içinde biriktirdiklerini

Bu yürek karanlıkta boğulmakta

Aydınlığını niye benden gizlersin

Gökyüzü benden ne istersin?